Geçtiğimiz günlerde Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez’in “Cemevlerinin caminin alternatifi gösterilmesi kırmızı çizgimizdir.” açıklamasıyla tepki çeken Diyanet dün internet sitesindeki fetvalar bölümünde “Alevi olan kişi ile evlilik caiz midir?” sorusuna verilen cevapla yine sosyal medyada tartışma konusu oldu.
Fetvada Alevilik tanımı şöyle yapılıyor: “Alevilik, X. yüzyıldan itibaren, İslam’ı kabul etmeye başlayan göçebe ve yarı göçebe oymakların, bu yeni dinle birlikte önceki inanç ve geleneklerini bir biçimde bağdaştırdıkları, sonraki dönemde bünyeye bazı Hurufi ve Şii unsurların katıldığı; “Hak-Muhammed-Ali” anlayışına dayalı, yol mensubunun, dört kapı-kırk makam ile “insan-ı kamil” olacağını benimseyen; batıni, tasavvufi özellikleri öne çıkan sosyo-kültürel bir yapıdır”
“Alevi olan kişi ile evlilik caiz midir?”
Diyanet, bu soruya şöyle cevap veriyor:
“Kendileriyle evlenilmesi caiz olmayan kişiler ayet ve hadislerde belirtilmiş olup bunların dışında kalanlarla evlenmenin helal olduğu açıkça ifade edilmiştir (Nisa, 4/ 22, 23, 24; Mümtehine, 60/10).
İslam’a göre Müslüman bir kadın ancak Müslüman bir erkekle evlenebilir. Allah’a, Hz. Muhammed (s.a.s.)’in Allah’ın elçisi olduğuna, onun ümmetine tebliğ edip hayatında uyguladığı dini hükümlere inanan ve bunları kabul eden herkes Müslümandır.
Bu itibarla evlenirken aranan nokta, kişinin Müslüman olup olmadığının tespitidir. Müslüman olanla evlenilir, olmayanla evlenilmez.
Görüldüğü üzere birisiyle evlenmenin caiz olup olmaması, kişinin etnik, siyasi, kültürel, mezhep, meşrep, tarikat yapısıyla ilgili değildir; Müslüman olup olmamasına bağlıdır. İslam alimlerinin çoğunluğu, dinin kesin hükümlerinden birini inkar veya önemsiz görme gibi küfrü gerektiren bir durum olmadıkça ‘La ilahe illallah Muhammedün Rasulüllah’ diyen ve Müslüman olduğunu söyleyen herkesin Müslüman sayıldığını ifade etmişlerdir. Nitekim Kur’an-ı Kerim’de: ‘Ey iman edenler, size müslüman olduğunu bildirene, dünya hayatının geçici nimetlerine göz dikerek, ‘sen mü’min değilsin. ‘ demeyin.’ (Nisa, 4/94) buyurulmuştur.
Dinin kesin hükümlerinden birini veya bir kısmını inkar eden, söz ve davranışlarıyla dinin sınırları dışında bulunduklarını ilan ve ızhar eden kimseler ise Müslüman sayılmazlar. Günümüzde Sünni veya Alevi kökenli olup da bu iki geleneğin uzağında hatta alakasız nitelikte olan mesela ateist olan insanlar da vardır. Bir Müslümanın böyle kişilerle evlenmesi caiz değildir. Ancak iman esaslarına inanan, İslam’ın şartlarını kabul eden, -bir kısmını uygulamasa bile- bunları reddetmeyen kişiler ise Müslümandır. Böyle kişilerle hangi mezhepten olurlarsa olsunlar evlilik yapmak caizdir.”
Diyanet’in bu açıklaması sosyal medyanın gündemine oturdu:
Yorum ekle