Bu yıl 10.su düzenlenen Digital Age Summit 11 – 12 Mayıs tarihlerinde dijital dünyaya yön veren isimleri ağırladı. 10 yılı geride bırakan zirve; pazarlama teknolojileri, akıllı şehirler, veri, medya ve içerik gibi başlıklar altında gelecek 10 yıla damgasını vuracak konuları değerlendirdi.
Her konuşmacının eşsiz katkısıyla zenginleşen zirvenin Sosyal Kafa ruhu taşıyan başlıklarını derledik. İlk bölümde iki önemli startejist Richard Stacy ve Menny Barzilay’ın sunumlarında öne çıkan başlıklar yer alıyor.
Sosyal Medya Stratejisti Richard Stacy, dijital pazarlama konusunda yapılan en temel yanlışları çok isabetli benzetmelerle Dijital Gelecekte Hayatta Kalmak başlıklı konuşmasında bizlerle paylaştı.
Stacy’ye göre markalar adeta sahnedeymiş ve insanlara ulaşmanın tek yöntemi bu biricik kanalı kullanmakmış gibi davranıyorlar. Bir izleyici kitlesinin karşısında işe yarayan tek şey pazarlama olduğu için markalar hedef kitle yaratmakla kafayı bozmuş durumda. Eski anlayışa göre yapılan şeylerin bu yeni alanda dijital bir makyaj yapılarak işler hale getirilmeye çalışması doğru değil. (Ekranda tekne motoru takılmış bir arazi aracının yüzdürüldüğü görülüyor.) Yeni ortamda işe yarayacak optimize teknikler kullanmak durumundasınız.
Dijital pazarlamanın geleceği, tüketicilere birey olarak davranmaktan geçiyor, insanları hedef kitleler olarak görmek yerine tek tek bireyler olarak görmek ve herkese ayrı birer birey olduğunu eşzamanlı olarak hissettirmek gerekiyor. Ne yazık ki pazarlamayı hacim ve frekans bağlamında görmeye, ölçümlemeye ve anlamaya alışmışız.
Sosyal medya orta derecede kişilik bozukluğu olan insanlar tarafından kuvvetlendiriliyor, çünkü örneğin zamanının büyük çoğunluğunu forumlarda – web sitelerinde geçiren, adeta müşteri hizmetleri elemanı gibi marka hakkında konuşan ve sorulara cevaplar veren insanlar marka değeriniz hakkında ciddi derecede belirleyici olabiliyorlar.
Tek bir müşterinin viral olmuş içeriği markanızın değerini ciddi şekilde etkileyebiliyor. Bu yeni alanda kanalı hedeflemiyorsunuz, davranışları hedefliyorsunuz. Mobil bir kanal değildir, bu son derece eskimiş bir perspektife sahip medya planlamacılarının söyleyeceği bir şeydi. Mobil, yani cep telefonu, bir davranış tespit cihazıdır. Yarattığımız içerikle tüketicilerin gerçek zamanlı davranışlarına ulaşabiliyoruz ve mesele bunları tespit edebilmek.
Dijital Pazarlama bir süreç ve buna yanıt verebilmenin tek yolu bunu 7/24 bir süreç olarak görmek. Sosyal Dijital çağda çok ciddi bir paradigma değişimi var. Kurumlardan süreçlere doğru bir güven dönüşümü var ve topluluklar bu güven dahilinde bağlantılar yaratıyorlar. Yakın zamanda başarılı olan Über ve Airbnb’nin ezber bozduğu söyleniyor. Kendinize şu soruları sorun lütfen, Über ve Airbnb ezber mi bozdu? Ezber bozabildiler, çünkü başarılı oldular ve aslında başarı onların bu topluluklar içerisinde bağlantı kurabilme ve toplulukların güvenini elde edebilme yetileri temelinde gerçekleşti. İnsanlar yabancılarla evlerini ve arabalarını paylaştılar ve arkadaşlarına güvenmediği kadar birbirine güvenir hale geldiler. Bu noktada tavsiyeler son derece önemli. E-bay, Wikipedia, sanal para birimleri gibi örneklerde toplulukların başını çektiği süreçler ele alınıyor ve güven temelinde finansal işlemler gerçekleşiyor.
Beş on yıl içinde pazarlama direktörü olarak alacağınız en büyük karar şu olacak büyük ihtimalle, pazarlama teknolojisi platformu sağlayıcısını kimden seçeceksiniz? Hangi içerik ajansıyla çalışacağınız değil. Büyük veri ve algoritma dünyası bu yüzden önemli.
Büyük veriden çok anlamıyorum, çok içselleştirdiğimi söyleyemem, ama büyük veri hakkında konuşan pekçok insanın aslında çok büyük bir iş fırsatının kokusunu alan küçük veri insanları olduğunu söyleyebilirim. Büyük veri ne değildir diye baktığımızda bir araya gelmiş bir sürü küçük veri değildir. O, samanlıkta iğne bulmak değil, samanlıkta iğnelerin nereye gidebileceğini öngörebilme yetisidir. Küçük veri dünyasında samanlığı kurtarmaya çalışıyorduk, büyük veri dünyasında saman aktif. Ne kadar büyük veriniz varsa eliniz o kadar kuvvetli. Bu yüzden markalar, artık üç boyutlu hale gelen veri dünyasında kendi veri jeolojilerini yaratmak zorunda. Verinize gerekli ya da gereksiz bulduğunuz tüm katmanları eklemeli, sonra da algoritma oluşturmalısınız. Dev veri setleriniz olduğunda ne için kullanacağınızın hiçbir önemi yok, müşteriler ya da teröristler için kullanabilirsiniz. Önemli olan tek şey bir algoritmada hangisine cevap arıyorsanız ona doğru soruları sormak.
İnsanlık dört ana teknolojik değişim yaşadı, bunlardan ilki sabanın icadı, sonra kılıcın, matbaanın ve algoritmaların icadı geliyor. Algoritma kılıcın icadından sonra icat edilmiş en güçlü sosyal kontrol cihazıdır.
Siber Güvenlik Stratejisti Menny Barzilay, “Siber Güvenliğin Geleceği: Sırada Ne Var?!” başlıklı konuşmasında ikna edici korku senaryolarıyla heyecan verici bir sunum gerçekleştirdi.
Bugünleri çocuklarımıza, torunlarımıza nasıl anlatacağız? Bir zamanlar arabaların anahtarları olduğunu, trafik ışığı diye bir şey olduğunu ve hareket etmek için dakikalarca bunun yeşile dönmesini beklediğimizi, giyecek hiçbir şeyimizin olmadığınız ve önceden belirlenmiş beş farklı bedende üretilmiş kıyafetlerden satın aldığımızı anlatacağız. Pizza yiyebilmemiz için pizzacı bir adam hayatını tehlikeye attığını ve otuz dakikada pizzamızı getirmeye çalıştığını anlatacağız. Faks makinelerini anlatacağız ve onlar da gülecekler.
Değişim yeni fırsatlar ve yeni tehditler demektir. İnovasyon iki yüzlü bir madalyondur, her yeni ürün beraberinde yeni sorunları da getirir. Dürbünün icadıyla yeni ufuklar keşfettik, ancak alabora olma ve boğulma tehlikesi gündeme geldi. Sürekli olarak öngörü içerisinde risklerimizi yönetmek zorundayız genelde hiçbirimiz geleceği bir kahin gibi okuyamaz. Gelecekte daha fazla sibergüvenlik sorunları gündeme gelecek.
Sony – Kuzey Kore olayını düşünün. Bir ülke özel bir şirkete saldırdı. Kuzey Kore saldırısından sonra ABD’de Kuzey Kore’yle ilgili pekçok film engellendi. Bu durum ABD vatandaşlarının neyi göreceğini dikte etme konusunda birtakım sonuçlar getirdi. Bir başka örnek, Ashley Madison sızıntısı. Bu sızıntı sebebiyle evlilikler bitti. İntihar edenler oldu. Suudi Arabistan’da eşcinsel oldukları gerekçesiyle insanlar cezalandırıldılar. Jennifer Lawrence sızıntısından sonra insanlar birbirilerine çıplak fotoğraf göndermeyi kestiler. Yeni teknolojiye olan güven azaldı. Teknolojiye olan güven gittikçe azalacak. Target sürekli saldırıya uğruyor, müşteri bilgileri çalınıyor ve CEOsu kovuluyor. (Adı Target koyumuş bir şirketin saldırıya uğramamasını beklemek çok saçma – gülüşmeler) Siber güvenliğe dönük savaşı kaybediyoruz ve daha da kaybedeceğiz.
İnterneti güvenlik anlamında yeniden tasarlamalıyız, çünkü internet güvenlik için tasarlanmamıştır, daha üretken olabilmek için tasarlanmıştır.
Fiziksel dünya ve sanal dünya arasındaki sınır giderek yok oluyor. TV’ler bilgisayara entegre, sanal dünyadan bir şeyler yapılıyor ve gerçek dünyada bir şeyler kırılıyor. Chrysler Jeep örneği, iki hacker jeepi evlerinde otururken elegeçirdiler. Saldırı araçlarını kullanmak power point kullanmaktan daha kolay. Linux’a ait ücretsiz çok saldırı aracı var. Youtube’da izleyip öğrenebileceğiniz ücretsiz videolar var.
Güvenliği sağlamak için sürekli başarılı olmak zorundasınız, saldırı için bir kez başarılı olmak yeter. Onların kendi kuralları yok, güvenlikte ise çok fazla kural var ve izin verilemeyen bir şey yaptığınızda onları cezaevine bile tıkabiliyorsunuz. Pekçok hacker var ve güvenlik ekipleri genelde küçük. Bunun gibi bir sürü nedenden dolayı biz bu savaşı kazanamayız. Bu da bizi şu sonuca götürüyor: Her şey hack edilebilir.
Biz artık hackerları durdurmayı düşünemeyiz, engelleme ve tespit etme arasında yeniden denge yaratmamız gerekiyor. Biz onları engelleyemeyiz ancak tespit edebiliriz. Tespit etme durumunda aslında ters asimetri söz konusu. Burada kaldıraç bizde, biz bu savaşı aniden kazanabiliriz.
En az bir kez “nesnelerin interneti” demeden güvenlik diyemeyiz.
İnternete bağlı bir saat, toplantının ertelendiği bilgisi gelince o kişiyi bir saat geç uyandıracak. Bir şeyler bir şeylerle konuşunca hayatımız daha kolay hale geliyor. Sürücüsüz araçlar en çok anne-babaları sevindirecek. Örneğin çocukları büyükanneye gönderiyorsunuz. Kapıyı kapatıyorsunuz araç büyük anneye gidiyor. Büyükanne geri gönderirken de aynı süreç geçerli olacak. Peki hackerlar tarafından sürücüsüz araçlar nasıl görülüyor?
Arabada uyuyorsunuz, GPS her gün yaptığı gibi sizi eve götürecek. İki hacker arabanızı kaçırıyor. Birden karanlık bir yerde uyanıyorsunuz, mekanik bir ses duyuyorsunuz. “Güzel bir gün, umarım keyif alıyorsunuzdur. Arabanızı ele geçirdik. Endişelenmeyin, size zarar vermeyeceğiz, hesabımıza 10 dakika içinde şu kadar para gönderin, aksi takdirde sizi öldürmemiz gerekecek. İyi günler ve işbirliğiniz için teşekkürler.”
Şunu hatırlayın; sibergüvenlik teknolojik değil, işletmeyle ilgili bi konu. Güvenlik tasarımı yapmıyorsanız sorununuz var demektir. Fiziksel ve siber güvenliği iki farklı şey olarak düşünmeyin, bu araç hem fiziksel hem sanal dünyada var, saldırmak istesem ikisinden birine saldırabilirim. Hacker gibi düşünmekten korkmayın, zor sorular sormaktan korkmayın ve şunu hatırlayın; eğer güven oluşturmak istiyorsak, birlikte çalışmamız gerekiyor.
Yorum ekle