Küçük bir simge, cesur bir ifade
Yakanın altı. Kıyafet kenarı kıvrımı. Buraya bir çengelli iğne gizlenmişse, o kişi arkadaşımız demekti.
Almanlar II. Dünya Savaşı sırasında Kuzeybatı Avrupa’yı işgal edince, Hollanda ve Norveçli vatandaşlar, ulusal dayanışmalarını küçük araçlarla (çengelli iğneler, ataçlar) gösterdiler. Bu ucuz ve evrensel olarak, herkesçe taşınabilirdi.
2016 yılında insanlar çeşitli nedenlerle çengelli iğne takıyorlardı.
Geçtiğimiz Haziran ayında Britanyalılar Avrupa Birliği’nden çıkmak için oy kullandıklarından beri, göçmenlere ve siyahilere yönelik yabancı düşmanlığı %50’den fazla arttı. Referandumdan kısa bir süre sonra Allison adlı bir vatandaş, ırkçılığın hedefi olanlara destek olma planıyla ilgili bir tweet attı. İnsanlara dost olduğunu göstermek ve düşmanlık örneklerine müdahale etmek için bir çengelli iğne takacaktı.
Eyleme çağrı viral haline geldi. İnsanlar kendi çengelli iğnelerinin fotoğraflarını ve mağdurlarla birlikte direnme sözlerini tweet attılar.
Cumhuriyetçi Parti’nin adayı Donald Trump ABD başkanlığına seçildikten sonra Amerikalılar da çengelli iğne takmaya başladılar. Kampanya sırasında, Trump yasadışı göçmenleri sınır dışı etme, Müslümanları ülkeden men etme ve Meksika sınırına bir duvar inşa etme sözü verdi. Sonuç olarak, Trump’ın seçimi, etnik kökenleri, cinsiyeti, cinsel yönelimi veya engelleri onları şiddet için hedef kılan milyonlarca insanı dehşete düşürdü. Birleşik Krallık’ta olduğu gibi, insanlar bu korku içindeki grubu desteklemek için görsel bir güvence olarak çengelli iğne taktılar: ‘’ Sizin tarafınızdayız. Sizi korumak için yardım edeceğiz. Biz senin arkadaşlarınız. ‘’
Hollanda II. Dünya Savaşı’nın başında tarafsızdı, ancak Almanya, 10 Mayıs 1940’da, kıta Avrupası’ndaki İngiliz güçlerini Belçika’ya doğru sürükleyerek zayıflatmak için işgal etti.
Hollanda ordusu Birinci Dünya Savaşı’ndan kalma antika silahlar kullanmasına rağmen başlangıçta Alman ilerlemesine karşı savunmayı başardı. Hollanda kraliyet ailesini ve hükümeti Lahey’de yakalamayı hedefleyen bir paraşüt saldırısında, Hollandalı güçler savaşa başladı. Binlerce Alman askeri öldürüldü, yaralandı ya da yakalandı. Bu sırada Almanlar Rotterdam’a yaklaşık 900 sivili öldürdü.
Hollanda, İngiliz ve Fransız birlikleri gelmeden önce savunmasını sürdüremeyeceğini biliyordu. Ülke 15 Mayıs’ta teslim oldu. Fakat Hollandalı vatandaşlar işgal altındaki saatte bir araya geldiler. 1941’de ‘’One of Our Aircraft Is Down’’ isimli bir İngiliz savaş filminde direnişçiler, yakalarına taktıkları çengelli iğnelerle diğer güvenilir yeraltı ittifaklarına kendilerini gösterdikleri tasvir edildi. Verilen mesaj şuydu: ‘‘Bir arada kal. Ağzını kapalı tut.’’
Gerçekte, Hollandalılar çengelli iğneleri kullanmamış olabilirler. Fakat Norveçliler kesinlikle kendi sembollerine sahiptiler. 1940 sonbaharında Oslo Üniversitesi öğrencileri dayanışma göstermek için yakalarına ya da bileklik halinde bileklerine ataçlar taktılar, tıpkı ataçların kağıtları bir arada tutması gibi birliklerini ifade ettiler.
Hollandalı Kraliçe Wilhelmina kaçmasına rağmen direniş çabalarına ilham kaynağı oldu; onun fotoğrafı Alman işgaline karşı direnişin bir başka işareti olarak kullanıldı. Nazi propagandasını dengelemek için yeraltı gazeteleri türedi, günlük besin kartlarını ve paraları basmak için sofistike bir operasyon ve hem dahili hem de İngiliz istihbaratıyla haberleşmek için bir bilgi ağı vardı. Birçok Hollandalı, Yahudileri sakladı ve diğerleri polis teşkilatındaki görevlerden ya da işgal altındaki hükümetten casusluk yaptı.
Bu direniş eylemleri son derece tehlikelidir. İnsanlar cezalandırıldı, hapsedildi, toplama kamplarına gönderildi, hatta öldürüldü. Ancak, ofis malzemeleri gibi, direnişin küçük sembolleri umudumuza ilham kaynağı oldu.
Açıklama: Bu yazı Hollanda’daki direnişin sembolü olarak takılan çengelli iğnelerin, ‘‘One of Our Aircraft Is Down’’ adlı film tarafından popüler hale getirilmiş bir kavram olduğunu yansıtacak şekilde değiştirildi.
Kaynak: https://timeline.com/safety-pin-brexit-trump-dutch-12ce84093550