Blogger Simay Yılmaz’ın sosyal medya macerası

Merhaba! Ben Simay Yılmaz, 23 yaşındayım. Bilgi Üniversitesi Medya ve İletişim Sistemleri Bölümü’nü henüz bitirdim. Markalara sosyal medya danışmanlığı yapıyorum. Bunun yanında 1 yıldır da ELLE Türkiye dergisinin sosyal medya yöneticisiyim. Yaklaşık 4 yıldır Instagram hesabımda markalarla iş birlikleri yapıp içerik üretiyorum.

1. Blogger (blog açmaya/youtube kanalı açmaya) olmaya nasıl ve ne zaman karar verdin?

Yaklaşık 4 yıl oldu blogumu ve Instagram hesabımı açalı. İstanbul’da farklı yerler görmeyi (mekan kapsamında) ve yeri geldiğinde turist gibi gezmeyi çok seviyordum ve gezdikçe çektiğim fotoğrafları ve deneyimlerimi Instagram’dan kısa kısa notlarla paylaşmaya başladım. Fakat bir noktada yeterli gelmedi bana ve bir blog açıp deneyimlerimi daha detaylı yazmak ve daha çok fotoğraf paylaşmak istedim. Aynı şekilde seyahatlerim artınca bu konularda da detaylı şehir rehberlerini ancak blogda sunabilirdim. Zaten beni takip edenler de post paylaştığım zaman daha detaylı birçok soruyla mesaj atıyordu. Böylece blogu bu sorulara toplu cevap niteliğinde de değerlendirmiş oldum.

2. Karşılaştığın zorluklar nelerdir?

Başlarda hobi olarak yaptığım için her şey çok kolaydı ama blogum ve Instagram hesabım bir iş haline geldiğinde sürekli aktif olmam, her gün yeni bir içerik üretmem gerekiyordu. Paylaştığım her bir yazıda, her bir postta insanlar kendine bir şey almalıydı yani onlara katkı sağlayacak küçük bir şey almalıydı ve hepsi iyi bir hikaye sunmalıydı bu içeriklerin. Haliyle bunu her gün yapmak oldukça zorlu bir süreç benim için. Diğer bir zorluğu ise var olan takipçi kitleni korumak ve daha fazlasının düzenli bir şekilde gelmesini sağlamak. İnsanların sosyal medyada beğendiği ve beğenmediği içerikleri ayırt etmek çok zor. Bir gün çok fazla özendiğin bir fotoğraf ve çok iyi bir hikaye sunan post insanlar tarafından çok etkileşim yaratmıyorken, telefonla çekip ayak üstü koyduğun bir post yüzlerce insanın dikkatini çekebilir. Bu kısımda insanların beğeneceği ve etkileşimde kalacağı içeriklerin dengesini sağlamak konusunda da zorluklar yaşayabiliyorum.

3. Takipçilerinden olumsuz mesajlar alıyor musun? Bu seni nasıl etkiliyor?

Takipçilerimden çok fazla olumsuz mesaj ya da yorum almıyorum. Eğer yerinde ve kibarca yapılmış bir olumsuz eleştiri varsa ben de uygun bir dille cevap veriyorum ama gereksiz ve dozunda olmayan şekilde bir mesaj ya da yorum gelirse tamamen görmezden geliyorum ve önemsemiyorum. Her ne kadar işim olursa olsun bu mecranın çevrimiçi bir dünyada gerçekleştiği fikrini aklımdan çıkarmıyorum.

4. Sosyal medya senin için ne anlama geliyor? Sosyal medyayı kendin tanımlarsan nasıl tanımlarsın?

Sosyal medya bambaşka ve kocaman bir dünya. Çok klişe olduğunun farkındayım. Ben her platformunda kendime yer edinemedim şahsen çünkü gerçekten çok zor. Şimdilik Instagram ve Youtube yeterli. Online bir mecrada insanlara bir şeyler sunmak ve onlarla doğru iletişim kurmak inanılmaz zor bir süreç. Benim için iş olması dışında hiçbir anlam ifade etmiyor açıkçası sosyal medya. İşimi yapıyorum, bazen ilham alıyorum ki bu da işimin bir parçası. Tamamen bunlarla sınırlı benim için, yani postu paylaşıp gelen etkileşimlere bakıp yorumlara cevap verdiğimde mesaim bitmiş oluyor.

5. İçeriklerini üretirken nelere dikkat ediyorsun? Neye göre seçiyorsun?

Dediğim gibi beni takip eden insanların paylaştığım her bir içerikten kendine bir şey edinebilecek olmasını ön görerek içeriklerimi üretiyorum. Herkesten farklı içerikler hazırlamaya da dikkat ediyorum. Örneğin, o dönemde herkes popüler bir çiçek kafeye gidiyorsa ve buna bağlı olarak paylaşımlar yapıyorsa kendimi oradan bir süre uzak tutuyorum ve daha farklı bir mekana gidip onunla ilgili paylaşım yapmaya çalışıyorum. Bu en somut haliyle bir örnek. Kendimi paylaşırken de aynı konuya dikkat ediyorum. Yani özgün olmak, farklı olanı sunmak ve bununla birlikte günceli de takip etmek benim için önemli.

6. İlham aldığın kişiler var mı?

Var tabii ki, genelde yurt dışından isimler ama. Onların bloglarını okumayı, fotoğraflarını detaylı incelemeyi çok seviyorum. Bu mecrayı çok daha özenli kullandıklarına inanıyorum. Bu isimlerden birkaç tanesi; Julia Engel, Aimee Song, Julie Sarinana…

7. Bugünlerde herkesin bu kadar yönelmeye başladığı bir alanda farkını nasıl ortaya koyuyorsun?

Doğal olarak ve en önemlisi de gerçek Simay’ı sunarak. Normal hayatımda nasılsam, fotoğraflarımda ve yazılarımda da öyleyim. Sosyal medyada yer alacak diye farklı bir Simay sunmamaya kendi çizgimden dışarı çıkmamaya özen gösteriyorum. Yine klişelerden gitmiş olacağım ama bu işin içinde de “kendin olmak” önemli.

8. İleride bu blog üzerinden hedeflerin ve planların var mı? Kısaca bahseder misin?

İstediğim kitleye ulaşabildiğim zaman bu işi çok daha ileriye taşımak ve kendi ismimle daha somut şeyler ortaya koymak istiyorum. Aklımda farklı bir iki tane proje var ama malum konumuz sosyal medya şimdiden detaylarını söyleyip etkileşimi ve sürprizini kaçırmak istemem. 😉