Orijinal adı: Avengers: Infinity War
Yönetmen: Anthony Russo, Joe Russo
Tür: Bilim Kurgu, Aksiyon
Yapımı: 2018 – ABD
Vizyon Tarihi: 27 Nisan 2018
Bu hafta, Marvel’ın merakla beklenen filmi Avengers: Infinity War’a bir göz atalım dedim. Öncelikle film, vizyona girmesi ile birçok gişe rekorunu da beraberinde getirdi ve 2018’in en çok ön bilet satan filmi oldu. 10 yıl boyunca, çekilen 18 filmdeki karakterlerin, tek bir filmde toplandığı başarılı bir “crossover” olmuş diyebilirim.
Marvel’ın bütün filmlerini izlemiş bir Marvel hayranı olarak, filmi son sahnesine kadar heyecanla izledim. Öncelikle şunu söylemeliyim ki Marvel’ın neredeyse bütün süper kahramanlarını bir araya getirecek olması fikri, başta beni biraz filmin akışı konusunda endişelendirmişti. Kahramanların fazlalığından dolayı kahramanlarının bir bölümünün pasif kalacağını ve yeterli özenin gösterilemeyeceğini düşünmüştüm. Ama mutlulukla yanıldığımı belirtiyorum çünkü Groot’tan, gelmiş geçmiş en iyi süper kahraman filmi kötüsü olduğu tartışılan Thanos’a kadar bütün ayrıntılar düşünülmüştü. Thanos, Marvel’ın bu zamana kadarki kötü karakterlerinin arasından, beni eylemleriyle ve amacıyla en çok etkileyen karakterdi. Thanos’un amacının Dan Brown’un “Cehennem” kitabının -Okumayanlar işin şiddetle tavsiye ederim – ideolojisiyle örtüşmesi beni etkileyen nokta oldu sanırım. Baştan başlamak için nüfusun yok olması fikrinin biraz da olsa akla yatkınlığı ve son zamanlarda bir çok filme ve kitaba da konu oluşu beni heyecanlandırdı diyebilirim. Beyin yıkamaya başlamadan önce filme geri dönersek, Thanos’un hedeflediği yok edici güç izleyici için bile kışkırtıcı oluyor ve kendinizi bir sonraki hamlesini merak ederken buluyorsunuz. Aynı zamanda -filmi izlemeden buraya kadar gelenlerin sekmeyi yavaşça kapatıp spoilerdan uzaklaşmalarını öneriyorum- girdiği savaşlarda, mücadelelerde üstün gelen ve kazanan süper kahraman figürünün aksine, yenilen ve yenilgiyi kabullenen karakterleri görmek, Marvel’ın her savaşı eninde sonunda kazanan kahraman klişesini de yerle bir etmiş. Yeter artık dediğim tek nokta, Sonsuzluk Taşları’ndan bir tanesine sahip, güçlü bir karakter olan Vision’un film boyunca sürekli yardıma ihtiyacı olan pasif bir durumda olmasıydı.
Bunun dışında, Dr. Strange ve Tony Stark’ın her durumda devam ettirdikleri sarkastik yapıları, filmin akışını sağlayarak ilginç bir dostluk boyutu yaratmış. Dr. Strange’ı Marvel karakterleriyle ilk defa bir arada görmemize rağmen, özellikle Stark ile aralarındaki çekişmeli dostluk, filmin “bütün” ruhunu bozmamış. Avengers’ın sadece film için bir araya gelen aktörler olarak değil, dost olarak seyirci karşısına çıkması, bu bütün-birlik ruhunu oluşturmuş. Avengers oyuncularının, her birinin Avengers karakterinin özelliklerinin birleşiminden oluşan ortak bir dövme yaptırmaları da filmde hissedilen oyunculuktan öte bağlarını vurgulamış. Kısacası, Infinity War beni görsel efektlerinden senaryosuna kadar etkisi altına aldı. Tabi filmdeki teknolojileri, kurguları sorgulayarak izleyenlere aynı tadı vermeyeceğini belirtmek lazım.
Eklemek istediğiniz veya yanlış olduğunu düşündüğünüz bir nokta varsa yorumlarınızı bekliyorum. Bende biraz soluklanayım, zira şu an 419. kelimeyi okuyorsunuz..