SosyalKafa

Veli Gederet yazdı: SABAH ZİLLERİ ÇALIYOR

SABAH ZİLLERİ ÇALIYOR

Küçükken öğrendiğimiz bir şarkı vardı. “Uyuyor musun kardeşim John; sabah zilleri çalıyor.” şeklinde. Bazen haberlerde duyarız, hasta yoğun bakıma alındı bilinci açık şeklinde. Uyanık olmak ve bilinci açık olmak ne demek, bilinç köken olarak bilmek çevremizde olup bitenin sağlıklı bir şekilde farkında olmak demektir. İnsanın en önemli özelliklerinden biri irade sahibi olmasıdır, iyiyle kötüyü fark etmesi bilinçli bir şekilde iyi lehine duruş göstermesi gerekir bununla birlikte  iki iyi arasında daha iyi olanı seçebilmesidir.

Aslında yazarken kendimi birazda eski kalaycı ustalarına benzetiyorum, benim küçüklüğümde bakır kaplar devri sona ermek üzereydi, ateş yakardı kalaycı sanırım bir körüğü vardı, pul pul dökülen veya kararan, tencere, leğen, kazan gibi kapları parlak bir renge dönüştürürdü, elinde bir bezle iyice ovardı parlaklığı artması için. Yazılı metinlerin sonuna gelmek üzereyiz, günümüzde kişilerin iletişim dili ve yöntemleri çok farklılaştı, kimsenin fazla vakti yok, çoğunlukla uzun bir metne bakmaktansa onunla ilgili görsele bakıyoruz. Bir gezi yazısı yerine oraya ait bir videoyu seyrediyoruz pek çok duygumuzu emoji ile aktarıyoruz.

Yazarken metni kutsallaştırmadan, sınır çizmeden, kural koymadan, hayatımızda deneyimlediğimiz işaret fişeklerini göstermek gerekiyor. Bunu yapmazsak yazı bize uzaklaşır, aynı zamanda varoluşa yeni bir biçim vermekten çok varoluşun yeni biçimlerini göstermek gerekiyor, bunu dilin sınırları içinde başarmalıyız. Zilin sesine uyanmayan kardeşini bir de sözlü olarak uyandırmaya çalışıyor zil sesine kendi sesini ekliyor “ Morning bells are ringing” şarkısı oysa yazıyı duyuracağımız ve birilerini uyandıracağımız alanlar çok daralıyor.

Rahmetli dedem anlatırdı. Oğlum derdi askerde ders oldu mu beni kaldırırlardı, bir gün bir arkadaşa sordum niye hep ben. Mustafa sen derste uyuyorsun ondan seni kaldırıyorlar dedi. Oğlum gözümü sonuna kadar açardım yine beni kaldırırlardı diye anlatırdı. Biz hep gözümüzü açık tutmaya da çalışsak ebe biz seçileceğiz. Bundan kaçamayacağız, bilincimiz açık olacak, okuyacağız, düşüneceğiz buna uyumlu davranışlarımız ve eylemlerimiz olacak.

Schopenhauer’in bir sözünü okumuştum. “İnsanlar kurulu saat gibidir, kurarsın ve yaşamaya devam ederler.” Tabi ki bizim de bir kurgumuz olmalı ama kurulu saat değiliz, sabahtan akşama kendimizi sürekli inşa ettiğimiz yeniden yorumladığımız bir kurulum. Bana kim verdi yazma görevini, cevap veriyorum aklım ve bilincim. Bana düşen anlatmak seslenmek ve paylaşmak. Gücüm yettiğince anlatırım, gücüm yettiğince yazarım bundan sonrası benim dışımda, çünkü herkes kendisiyle sınanır bu hayatta.

 

Erkan Saka

Academic; Blogger; Metalhead; BJK Fan; @SosyalKafa Coordinator

Sosyal Medya Hesaplarımız

İçeriklerimize e-posta ile abone olabilirsiniz

Bu bloga abone olmak ve e-posta ile bildirimler almak için e-posta adresinizi girin.

Diğer 2.245 aboneye katılın

Sosyal Kafa 6. Sezon Tanıtım