%100 Dijital, Instamomsavar Röportajı SosyalKafa’da

Instagram’ın Plastik Anneleri isimli yazımda kendisini Psikolog olarak tanıtan Social Mom – Çağla Düvenci Sönmez’in ifşa edilme macerasından bahsetmiştim. Konuyla ilgili tartışmalar her geçen gün hararetlenirken Instagram topluluk kurallarını ihlal etmediği halde, ifşa hesabı instamomsavar şüpheli şekilde kapatıldı. İlk kapatıldığında 35 bin takipçisi olan hesap, ikinci kez açıldığında kısa sürede 10 bin takipçiye ulaşmıştı.

Neyse ki hesap kapatılmadan önce instamomsavar kendi bloguna başladı ve takipçileriyle Twitter’da buluştu.

Konu Psikologlar Derneği ve Türkiye Psikiyatri Derneği’ne yansıtılmış olmasına rağmen, bir tür nitelikli dolandırıcılık olduğunu tahmin edilen bu suçun karşılığının ne olacağı hâlâ bilinmiyor.

Kaçıranlar ve takip etmekte zorlananlar için instamomsavar macerasının -şimdilik- özeti niteliğindeki sohbetimizi sizlerle paylaşıyorum. Bu eğlenceli, duygulu, kesinlikle prensipli ve gizemli kadınla sohbet etmek benim için çok keyifli oldu. Ona destek olmak için 60 yaşından sonra Twitter hesabı açan babası Blogger Baba ve ayrıca eşi Social Dad‘e de hürmetlerimi sunuyorum.

Genel olarak “anne bloggerlık” hakkında ne düşünüyorsun? Sence anne bloggerlar takipçilerinin annelik deneyimlerini, kadınlık deneyimlerini nasıl etkiliyor? Bu bloggerların ortak özelliği var mı?

Instamomsavar: ”Bir anne olarak” uzun yıllardır Türk ve yabancı anne bloggerları takip ediyorum. Çocuk gelişimi, beslenmesi, psikolojisi, giyimi, oyuncağı, şuyu buyuyla ilgili, dünyanın her yerinde fikir ayrımları var. Bir noktada buluşmak, her çocuğu tek bir yöntemle büyütmek, birbirine benzeyen karakterlerin oluşmasını doğru bulmuyorum. Bu çeşitliliği seviyorum ve kimsenin diğerinden daha iyi anne olduğuna inanmıyorum. Blogger anneler, markalarla anlaşarak ürün tanıtımı yapıyorlar. Genelde ürünün ne kadar kaliteli ya da iyi olduğu değil, markadan aldıkları miktara baktıklarını düşünüyorum. Bunu düşünmemin sebebi, birkaç ay önce tanıttıkları bir ıslak havlu markasının piyasada bulunan diğer ıslak havlulardan hiçbir farkı olmaması, hatta içeriğinde bulunan bir maddenin zararlı olduğu ufak bir araştırma ile öğrenilebilmesine rağmen, paketin arkasında ”evet şimdi biz bu kimyasalı kullanıyoruz ama tamamen zararsız, kimyasal kullanmasak bakteri oluşur, küf oluşur, hı hı evet.” yazmaları. Blogger anneler özveri ile bu markanın ıslak havlusunu takipçilerine tanıttı, sayısız videolar ve fotoğraflar paylaştı.
Bu noktada dikkatinizi çekmek isterim ki eleştirdiğim konu markalarla iş birliği içinde olmaları değil, insanlara neleri önerdikleri ile ilgili araştırma yapmamaları. Marka kendini tanıtırken ”bizim ürün zararlı canım yha” demez. Anneler bu kişileri ”bilinçli” oldukları için takip ediyor ama çoğunun bilinçsiz olduğundan eminim. Sosyal medyada tutunmak için mükemmel bir hayatınız, mükemmel çocuklarınız, mükemmel bir eşiniz olmalı. Paranız da varsa dünyanın en mükemmel blogger annesi olabilir, ”ben çocuğuma bunu yedirdim, sen de yedireceksin zır cahil” diyebilirsiniz.

Bu konuyla ilgili geçen günlerde bir mesaj aldım, ”Ben o anneyi takip ediyordum, mükemmel bir hayatı vardı, çok mutluydu, inanamıyorum ya emin misiniz?” diye soruyordu. Bu da bu konuyla ilgili son cümlem olsun.

Takipçilerine karşı sen neler hissediyorsun? Sence instamomsavar hikayesi nasıl devam eder?

Instamomsavar: Bu kadar dikkat çekebilmemin en önemli nedenlerinden biri, takipçilerimin insan sağlığı ile ilgili duyarlı olmalarıdır. Türkiye’nin ve dünyanın farklı yerlerinden tek bir amaç için bir araya geliyoruz. Sahtekarlığa karşı sessiz kalmadıkları için her fırsatta onlara teşekkürlerimi sunuyorum. Bu hikaye nasıl devam eder, ne gibi sürprizlerle karşılaşırız bilmiyorum. Çağla Düvenci Sönmez’in hal ve hareketleri sayfanın gidişatını belirliyor. İlk günlerde özür dileyip çekilse bu konu çoktan kapanmış olabilirdi.

Süreç içinde başka isimlerin de ifşa olduğunu gördük, hâlâ ifşa teklifleri geliyor mu? Socialmom’la işin bittiği zaman insta-x-savar’lığa devam eder misin?

Instamomsavar: Bu süreç devam ederken bir başka ”psikoloji öğrencisi” ile daha ilgilendik. Henüz öğrenci olmasına rağmen psikolojik danışmanlık ve seminerler veriyordu. İlgimi çekmesinin sebebi Instamomsavar’ı engellemesi oldu. Ona yazdığım ilk mesajda, henüz mezun olmadığını bildiğimi ve bir an önce özür dileyip öğrencilik hayatına geri dönmesi gerektiğinden bahsettim. Anaokullarında psikolog olarak çalışması, bu okulların onu ”okulumuzun psikologu” olarak kabul ettirmesi eleştirdiğim bir konu oldu. Mezun olduğunu ısrarla dile getirdikçe, sayfamda hakkında bir duyuru yayınlamak zorunda kaldım. Yılanın başı küçüktü, biraz çerezlik bir konu oldu. Sırada beş ayrı ”sahte” insan var, onlara ne zaman sıra gelir bilmiyorum.

Social Mom, olmayan diplomasına rağmen psikolog kimliğiyle pek çok TV programına çıktı, üniversitelerde seminerler verdi. Habercilerin, akademisyenlerin hiç dikkatini çekmemiş olması mümkün mü sence? Tweetlerinde otizmli çocuklarla çalıştığını, adli psikolog olarak Cem Gariboğlu’nun dosyasına baktığını *gülüşmeler* iddia ediyor. Bu çok önemli meseleyi ortaya çıkarmak meslek erbabı, haberci ya da avukat olmayan birine mi kalmalıydı?

Instamomsavar: Türkiye’de, kendi çocuğu ”gerçek bir psikolog” tarafından ”yanlış tedavi” gördüğünde o psikologu mesleğinden men ettirebilecek güçte insanlar varken Instamomsavar’a kalmış olmanız üzücü. Ben bu işin profesyoneli değilim. Daha önce böyle bir eleştiri/deşifre/linç/mizah sayfası var mıydı bilmiyorum. Olmuş olsa bile kimse Çağla Düvenci Sönmez kadar inatçı olmamıştır. Psikoloji mezunu olmadığı ile ilgili kanıtları ilk paylaştığım günlerde sayfayı takip eden 2 bin kişi vardı. Akabinde Hürriyet Gazetesinden Dinçer Gökçe ile iletişime geçerek, Hürriyet Gazetesi’nde bir haber yapması için ona gerekli bütün bilgileri verdim. Sayfa büyük beğeni ve ilgi topladı. En son 35 bin kişiydik. Bildiğiniz üzere Ayşe Arman da bu gazetede yazıyor ve olayı duymadığını söylüyor. Ayşe Arman’ı özellikle belirtmemin sebebi, hala düzenli olarak Socialmomm’un instagram gönderilerini beğenmesi. Kendisine insan sağlığını hiçe sayan bu insana karşı oluşturmaya çalıştığımız farkındalık konusunda bize destek olması için mesajlar ve yorumlar attık. Ayşe Arman da bir süre sessizliğini korudu ve sonunda ”bıktım bu tacizlerinizden, olay nedir bilmiyorum ve ilgilenmiyorum” yorumunu yaptı. Bu yorumun amacını anlamaya çalışırken kendimi Ayşe Arman’ın yerine koydum ve naçizane şu sonucu çıkardım; Çağla Düvenci Sönmez’in insanları nasıl dolandırdığıyla ilgili ”başarı hikayesi” röportajı yapmak istiyor olabilir. Düzenli olarak fotoğraflarını beğenmesini de buna bağlayabilirim. Ben olsam böyle yapardım. Belki de Ayşe Arman benim.

Instamomsavar hesabının uyandırdığı yankıdan faydalanmak isteyen bir sürü başka hesap açıldı, sosyal medyaya aşina olanların bildikleri ve sıkça yaşanan da bir şey bu.

Instamomsavar: Instamomsavar’da benim bir standardım var. Genel çerçevede Çağla Düvenci Sönmez’in sahte diplomasına ve insanların ruh sağlığını hiçe saymasına odaklandım. Diğer kullanıcıların açtıkları hesaplar ise Çağla Düvenci Sönmez’in sahte diplomasını arka planda bırakarak özel yaşamını ön planda tuttu. Benim amacım insanların özel yaşamı değil. Dolayısıyla diğer insanların yaptıkları şeyleri hiç tasvip etmiyorum. Belli bir hedefiniz olmalı ve o hedefin dışına çıkmamalısınız. Bu hedefe ulaşmadan önce bazı hatalar yaptığımı kabul etmeliyim. İşin ilginç yanı, sahte psikolog adına açılan, özel hayat paylaşımlarının yapıldığı o hesabın insanlar tarafından takip edilmesi ve beğenilmesi.

Bu süreçte benim adıma da hesaplar açıldı. Instamomsavar’ın yalancı olduğunu iddia eden bir hesap, aynı zamanda benim lezbiyen, pedofil, yazılımcı ve erkek olduğumdan bahsediyordu. Sayfamda insanlara özel hayatımla ilgili bazı bilgiler verdim. Bunlardan biri hayatımda yaşadığım büyük bir kayıpla ilgiliydi. Bunu saklayabilmek benim için ne kadar, nereye kadar mümkün olabilirdi bilmiyorum. Pişman mıyım, ondan da emin değilim. Bu bilgiyi paylaşırken asıl değinmek istediğim konu, çocuklarla ilgili hassas olduğumu belirtmekti. ”Ben evladımı kaybettim, kimsenin evladına söz söyletmem.” İnsanların bu noktada acımı paylaşmaları, anlamaya çalışmaları çok güzeldi. Sayfada yorumları takip edemediğim dönemlerde Çağla hanımın çocuklarına hakaret eden bir kullanıcı ben müdahale etmeden yerin dibine sokuluyordu. Bunu görmek benim açımdan oldukça rahatlatıcı oldu. Sayfada çocuklara beddua ediyorlar diyen herkese tepkimizi göstermiş olduk.

Bunun yanı sıra, 2 yıl önce hayatımızdan ayrılan kızım hakkında hiç hak etmediği küfür ve bedduaları okumak zorunda kaldım.

Hesabın birkaç kez kapanmasına rağmen gerçek instamomsavar’ı buluyoruz bir şekilde, bu nasıl oluyor?

Instamomsavar: Bilmiyorum, nereden buluyorsunuz beni? Ajan filan mısınız? 🙂
Kimin yönettiği bilinmeyen, benim de takip ettiğim başka bir instagram hesabının bir gün birden bire kapatılışına şahit oldum. Hatta o kargaşa içinde, takip ettiğim sayfanın akıbeti belli olana kadar takipçilerin toplanabileceği yeni bir sayfa açmıştım. Kapatılan sayfanın eski yöneticileriyle ilgili çelişkili yorumlar ve mesajlar geldikçe kendimi birden bire sayfanın ”yeni admini” olarak buldum.
Böyle bir durumda takipçilerin hangi yöntemlerle sayfayı ya da sayfanın sahibini aradıklarını gözlemleme fırsatım oldu yani. Instamomsavar hesabını kullanırken de, bir önceki hesapta yaşadığım gibi bir durum yaşamamak adına bu tecrübelerime dayanarak bir Twitter ve bir de blog sayfası açtım.
Aynı zamanda eşim de aktif Instagram kullanıcısı, insanlar onu da tanıyorlar ve onun yönlendirmesi ile yeni sayfaları bulabiliyorlar.
Benim internet ortamından silinmem artık mümkün değil, Çağla Düvenci Sönmez’in de silinemeyeceği gibi.

—-

İnternet unutmaz.